armağan gişesine hoşgeldiniz!
armağan ekonomisiyle tiyatro yapmak pek denenmiş bir yöntem değil.
aşağıda akla gelebilecek bazı soruları yanıtlamaya çalıştık. eğer aklınızda başka bir soru varsa lütfen bize yazın.
Zenhar oyununu gönlümüzden gelen bir armağan olarak sunuyoruz ve karşılığında hiçbir şey beklemiyoruz. izlediğiniz oyunun sizde yarattığı duyguyla orantılı şekilde, oyunu izledikten sonra bize nakit para armağanı vermeyi seçerseniz, bizim bu oyunu oynamaya devam etmemize, yaşamımızı sürdürmemize katkıda bulunmuş olursunuz! Zenhar’ın 12 kişilik kadrosunu ve oynadığımız sahneleri de gözeterek, biz 75 – 350 lira arası bir yelpazede kendimizi dengelenmiş hissedeceğiz.
bizimle paylaştığınız e-posta adresi sayesinde size rezervasyonunuzu teyit etmek, çeşitli bilgileri paylaşmak için bir e-posta göndereceğiz. daha sonra oyuna geldiğinizde, gişede sizi karşılayacağız!
yerimiz kalmadığında minik bir kutlama mesajıyla armağan gişesi kapanacak! bir sonraki oyuna rezervasyon yapabileceğiniz liste, hafta başı yayına girecek.
hayır! tüm çabamız, bizi üzen hiyerarşiler yerine daha katılımcı, kapsayıcı ilişkilenmeler yarabilmek üzerine. yerler numarasız, üstelik bu oyuna özel yerde oturmalı, minderli! rahat kıyafetlerle gelmek isteyebilirsiniz!
evet, kesinlikle! doldurduğunuz formun sonundaki yerim ayrılsın! tuşuna bastığınızda bize rapor geliyor. size en kısa sürede rezervasyon teyit e-postası gönderiliyor. o yüzden doğru e-posta adresi girmeniz önemli. tanıtımlar ve spam sekmelerine bakmayı unutmayın.
her türlü sorunuz için bizi arayabilirsiniz:
0543 7923940
hayır, yok! belirlediğimiz seyirci sayımız kısıtlı olmakla birlikte, oyun ve izleme alanı esnek olarak tasarlandığından, herhangi bir terslik olsa da, oyuna geldiyseniz oyunu izlersiniz. bununla birlikte oyunumuz 20.30’da başlıyor, oyun başladıktan sonra seyirci alamıyoruz.
nasıl isterseniz!
“törene talip” sayısı 4 kişiyle sınırlı. eğer taliplere yer kalmadıysa bu oyunu şahitlik ederek izleyebilir, beğenirseniz soraki oyunlarda talip olabilirsiniz!
törene talip seyircilerimize, yapmaya çalışacağımız törenleri daha kişisel şekilde armağan edeceğiz.
törene şahit seyircilerimiz ise bildiğimiz tanıdığımız anlamda, her zamanki tiyatro izleme deneyimini yaşayabilirler!
hayır, bizim bir buçuk yıldır prova ettiğimiz sözlere aniden zekice yanıtlar bulmak zorunda kalmayacaksınız!!! oyunumuz interaktif değil.
sadece sizi bazen bizimle birlikte nefes almaya, şarkı söylemeye, dans etmeye davet edeceğiz!
çünkü yalnız kurtların zamanı geçti! artık kabile kurma zamanı!
evet! izin verin açıklayalım!
tiyatro, belirli bir anlatının, yani mitolojinin bir parçası olarak, bir büyü, tören, ritüel olarak doğmuş bir insani etkinlik. bu anlatı öldüğünde, yani artık daha iyi hasat almak için bereket ritüeli yapmanın batıl inanç olduğunu düşündüğümüzde, Zeus’a tapınmadığımızda, kartal ruhunu çağırabilen şamanlar olarak nasıl inisyle olacağımız bilgisi unutulduğunda, yani kısaca modern dünyanın anlatısında, tiyatro da eğlence sektörüne dahil oluyor… en azından biz öyle görülüyor diye üzülüyoruz. tiyatroya, dolayısıyla da dünyaya eski büyüsünü geri kazandırmak istiyoruz! ama biz de eski anlatılara dahil değiliz! ortaklaşabileceğimiz bir inanç sistemi yok… ama bi’dakka… yeniay hâlâ herkes için yeniay mı? dağlar taşlar hâlâ yerinde mi? o zaman belki doğada buluşabiliriz! doğanın döngülerini takip eden, tüm yıla yayılan yeni bir tiyatro biçiminde, ay döngülerinde hep birlikte çemberleyebiliriz!
tabii ki! oyun ayrı, çemberler ayrı! oyunu büyük tören olarak düşünebiliriz, çemberleri de birlikte keşifler yaptığımız küçük törenler olarak!